It is difficult to translate a poem into another language.
- Bir şiiri diğer bir dile çevirmek zordur.
It is difficult to translate a poem into another language.
- Bir şiiri başka bir dile çevirmek zordur.
She liked poetry and music.
- O, şiir ve müzik severdi.
Modern poetry is often most obscure.
- Modern şiir genellikle anlaşılması en güç olandır.
Songs and poems were written about him.
- Onun hakkında şarkılar ve şiirler yazıldı.
Every day you should at least listen to a short song, read a good poem, look at a beautiful picture, and, if possible, say several intelligent words.
- Her gün en azından kısa bir şarkıyı dinlemelisin, iyi bir şiir okumalısın, güzel bir tabloya bakmalısın ve mümkünse, birkaç zeki sözler söylemelisin.
The sweetness of Interlingua was more suited to my poetic vision.
- Interlingua'nın tatlılığı benim şiirsel vizyonum için daha uygundur.
Mary always greatly enjoyed reading Tom's poetic letters.
- Mary her zaman Tom'un şiirsel mektuplarını okumaktan büyük zevk aldı.
This poem is composed of four verses, each of which has five lines.
- Bu şiir her birinin beş dizesi olan dört kıtadan oluşur.
You should read Shakespeare's sonnets.
- Şekspirin şiirlerini okumalısın.
Tom likes modern poetry.
- Tom modern şiirlerden hoşlanır.
Baudelaire's poetry is magnificent.
- Baudelaire'in şiirleri muhteşemdir.
A Haiku is a very short poem.
- Bir Haiku çok kısa bir şiirdir.
A haiku is one type of poem.
- Bir haiku bir şiir türüdür.
Tom still writes poems.
- Tom hâlâ şiirler yazar.
He still writes poems.
- O hâlâ şiirler yazıyor.