Aylar süren müzakerelerin ardından, barış antlaşması tamamlandı.
- After months of negotiations, the peace treaty was completed.
İş yarım saatten az bir sürede tamamlandı.
- The work was completed in under half an hour.
Üniversite sürecini rahatlıkla tamamladım.
- I completed the university course comfortably.
Yeni demiryolu henüz tamamlanmış değildir.
- The new railway is not completed yet.