Tom has been to this park with Mary at least a dozen times.
- Tom, en azından düzinelerce Mary ile birlikte bu parkta bulundu.
Tom washes clothes at least once a week.
- Tom en azından haftada bir kez çamaşırları yıkar.
This pencil cost me at least a hundred bucks.
- Bu kalem bana en az yüz dolara mâl oldu.
It will take her at least two years to be qualified for that post.
- Onun bu görev için nitelikli olması en az iki yılını alacak.
Brush your teeth twice a day at least.
- Dişlerini günde en az iki kez fırçala.
It will take her at least two years to be qualified for that post.
- Onun bu görev için nitelikli olması en az iki yılını alacak.
Chestnuts have to be boiled for at least fifteen minutes.
- Kestaneler en azından on beş dakika kaynamalı.
Tom calls Mary every night and talks with her for at least 45 minutes.
- Tom her gece Mary'yi arar ve onunla en az 45 dakika konuşur.
It was a good five kilometers from the station to the school.
- İstasyondan okula en az beş kilometre idi.
At least somebody is having a good time.
- En azından biri iyi vakit geçiriyor.
The job will take a minimum of ten days.
- İş en az on gün alır.
Tom only does the bare minimum.
- Tom sadece en azını yapar.