Jane'in veda konuşması bizi çok üzdü.
- Jane's farewell speech made us very sad.
Bu akşam onun için bir veda partisi düzenliyoruz.
- We are giving a farewell party for him tonight.
Merhaba ve elveda, kardeş.
- Hello and farewell, brother.
Merhaba ve elveda, kardeş.
- Hello and farewell, sister.
Anneme güle güle demedim.
- I didn't say goodbye to my mom.
Güle güle bile demedin.
- You didn't even say goodbye.
Tom hoşçakal demeden gitti.
- Tom left without saying goodbye.
Hoşçakal demek için anneme telefon ettim.
- I phoned my mom to say goodbye.
Hoşça kal demek için geldim.
- I've come to say goodbye.
Ne alışveriş etmek ne de anneme hoşça kal demek için zamanım vardı.
- I had neither the time to go shopping, nor to say goodbye to my mother.
Elveda, acımasız dünya.
- Goodbye, cruel world.
Tom çocuklarına elveda öpücüğü verdi.
- Tom kissed his kids goodbye.
He said Farewell! and left.