quickness, nimbleness

listen to the pronunciation of quickness, nimbleness
الإنجليزية - التركية

تعريف quickness, nimbleness في الإنجليزية التركية القاموس.

activity
{i} eylem
activity
hareket
activity
etkinlik

Kent etkinlikle doluydu. - The town was full of activity.

İhracaat sınırları aşan ticari bir etkinliktir. - Exporting is a commercial activity which transcends borders.

activity
yapılan işler
activity
{i} faaliyet

O, gönüllü faaliyetine kendini adamış. - She devoted herself to the volunteer activity.

Öğrenme muhtemelen hemen hemen katıldığımız her faaliyette yer alır. - Learning probably takes place in virtually every activity in which we take part.

activity
(Askeri) müdahele, hareket
activity
{i} hareket halinde olma
activity
kuvvet
activity
tez canlılık
activity
tetiklik
activity
(Sinema) etkenlik
activity
amel
activity
(Askeri) KURULUŞ: Belirli bir işlevi veya görevi yerine getiren bir birlik, teşkilat veya tesis. Ör., celp ve sevk merkezi, dağıtım merkezi, deniz üssü, tersane
activity
eyleyim
activity
etki

İhracaat sınırları aşan ticari bir etkinliktir. - Exporting is a commercial activity which transcends borders.

Favori kış etkinliğin nedir? - What's your favorite winter activity?

activity
(Mukavele) faaliyet, iş kalemi, aktivite
activity
(Nükleer Bilimler) aktivite, aktiflik
activity
{i}

Tatoeba, yalnızca imajını kötülemek ve faaliyetini aşağılamak isteyenleri işbirlikçi olarak kabul etmemeli. - Tatoeba should not admit as collaborators those who only wish to denigrate its image and demean its activity.

Tom hiçbir beyin aktivitesi işareti göstermiyor. - Tom is showing no signs of brain activity.

الإنجليزية - الإنجليزية
{n} activity
{n} activeness