البحث
ترجمة
ألعاب
برامج
سجل
دخول العضو
العيارات
مفكرة
ما يتعلق بنا
الاتصال
الحساب
دخول العضو
سجل
العيارات
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
to cause; to make; with an infinitive
الإنجليزية - التركية
تعريف
to cause; to make; with an infinitive
في الإنجليزية التركية القاموس.
المصطلحات ذات الصلة
do
{f}
dolandırmak (Argo)
do
aynen
do
{i}
dolandırıcılık (Argo)
do
{f}
ilgilenmek
do
düzeltmek
do
yardımcı fiil
do
{f}
rolünü üstlenmek
do
yetişmek
do
rol üstlenmek
do
kılmak
do
{i}
dalavere
do
{i}
hile
do
{i}
eğlenceli toplantı
do
{f}
(did, --ne)
do
yetmek
do
{f}
başa çıkmak, başarmak
do
yıkamak (bulaşık)
do
{f}
bitirmek, tamamlamak
do
{i}
do [müz.]
do
(isim) dalavere, hile, dolandırıcılık (Argo); eğlenceli toplantı, parti, do [müz.]
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف
to cause; to make; with an infinitive
في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
do
to cause; to make; with an infinitive
الواصلة
to cause; to make; with an in·fin·i·tive
النطق
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
السابق
to cause; to make; with an infinitive
deterioration and death associated with ..
the arched part of the top of the foot b..
üzerine giyivermek
(bought) satın almak, almak
round socket in the skull which holds th..
geçmiş bandı
المزيد...
امسح
المفضلات
المزيد...
امسح