While most of us are significantly better off financially than our parents and grandparents, happiness levels haven't changed to reflect that.
- Çoğumuz ebeveynlerimiz ve büyük ebeveynlerimizden önemli ölçüde daha varlıklı olmamıza karşın, onu yansıtan mutluluk seviyeleri değişmemiştir.
In the United States, 20 million new jobs have been created during the past two decades, most of them in the service sector.
- Amerika Birleşik Devletlerinde, geçtiğimiz yirmi yıl boyunca 20 milyon yeni iş yaratılmıştır, onların çoğu hizmet sektöründedir.
The audience consisted mainly of students.
- Dinleyiciler çoğunlukla öğrencilerden oluşuyordu.
Alzheimer's disease affects mainly people older than 60 years.
- Alzheimer hastalığı çoğunlukla 60 yaşından fazla olan insanları etkiler.
Most children hate school.
- Çoğu çocuk okuldan nefret eder.
Most parents see their own children as the best in the world.
- Çoğu ebeveyn, kendi çocuklarını, dünyada en iyi olarak görüyor.
People often tell me more than I want to know.
- İnsanlar çoğunlukla bana bilmek istediğimden daha fazlasını söylüyor.
I get paid more than most people here do.
- Buradaki çoğu insanın aldığından daha çok ödeme alıyorum.
The transition from farm life to city life is often difficult.
- Çiftlik hayatından şehir hayatına geçiş çoğunlukla zordur.
Humility often gains more than pride.
- Alçak gönüllülük çoğunlukla kibirden daha çok yükseltir.
Before meeting him, Pizzaro hid many of his men and guns near the town.
- Onunla karşılaşmadan önce, Pizzaro adamlarının ve silahlarının çoğunu kasaba yakınında sakladı.
There were many guests - most of them were our teacher's classmates and friends.
- Çok sayıda misafir vardı-onlardan çoğu bizim öğretmenin sınıf arkadaşları ve arkadaşlarıydı.
They were mostly women.
- Onlar çoğunlukla kadındı.
I mostly have fruit for breakfast.
- Sabah kahvaltısı için çoğunlukla meyve yerim.
The rich are often misers.
- Zenginler çoğu kez pintidirler.
Tom and his friends often play cards until after midnight.
- Tom ve arkadaşları, çoğu kez gece yarısına kadar kart oyunu oynar.
Many of the ancestral rites of this tribe have been lost over time.
- Bu kabilenin atasal ayinlerinin çoğu zamanla kaybedilmiştir.
Cheese often lures a mouse into a trap.
- Peynir çoğu kez bir fareyi bir tuzağa cezbeder.
Crime has often been related to poverty.
- Suç çoğu kez yoksullukla ilgilidir.