The people upstairs come home late at night.
- Üst kattaki insanlar gece eve geç gelir.
My upstairs neighbors are very noisy.
- Benim üst kattaki komşularım çok gürültücüdür.
The bedrooms are upstairs.
- Yatak odaları üst kattadır.
We heard someone go upstairs.
- Birinin üst kata gittiğini duyduk.
I live on the top floor of a six storey apartment block.
- Altı katlı bir apartmanın en üst katında yaşıyorum.
He rented a room on the top floor in order to enjoy a good view.
- O iyi bir manzaranın tadını çıkarmak için üst katta bir oda kiraladı.