Bir kurşun kalemin var mı?
- Do you have a pencil?
Bunlar benim kalemlerim.
- These are my pencils.
Onun biri uzun ve diğeri kısa iki kurşunkalemi vardır.
- He has two pencils; one is long and the other short.
Bana başka bir kurşunkalem alabilir misin?
- Can you get me another pencil?
Tom boya fırçasını yere koydu.
- Tom set down his paintbrush.
Tom boya fırçasını yere koydu.
- Tom put down his paintbrush.
Tom boya fırçasını yere koydu.
- Tom put down his paintbrush.
Tom elinde bir boya fırçası vardı.
- Tom had a paintbrush in his hand.
Bana kurşun kalemini ödünç verir misin?
- Will you lend me your pencil?
Bir kurşun kalemin var mı?
- Do you have a pencil?