Buzlu bir yama üzerinde kaydım.
- I slipped on an icy patch.
Annem pantolonumu yamamak zorunda kaldı.
- My mother had to patch my pants.
Annem pantolonumu yamamak zorunda kaldı.
- My mother had to patch my pants.
Ben bir parça bagaj satın aldım.
- I bought a piece of baggage.
Tom kız kardeşine bir parça kek kesti.
- Tom cut his sister a piece of cake.