Askerlerin bol miktarda silahları vardı.
- The troops had plenty of arms.
Köyde bol miktarda kirpi olacağına söz verdin!
- You promised that there would be plenty of hedgehogs in the village!
Kalan pek çok şey var.
- There's plenty of stuff left.
O, muhtemelen pek çok.
- That's probably plenty.
Bu yıl bol karımız vardı.
- We have had plenty of snow this year.
Köyde bol miktarda kirpi olacağına söz verdin!
- You promised that there would be plenty of hedgehogs in the village!