any thing written with pen and ink

listen to the pronunciation of any thing written with pen and ink
الإنجليزية - التركية

تعريف any thing written with pen and ink في الإنجليزية التركية القاموس.

writing
yazım

Konuşmam ve dinlemem, yazım kadar iyi değildir. - My speaking and listening are not as good as my writing.

Japon yazım düzeni çok karmaşıktır, iki binden fazla karakteri olan üç tane alfabe vardır. - The Japanese writing system is very complicated, it has three alphabets with more than two thousand characters.

writing
yazı

Bir mektup yazıyorum. - I'm writing a letter.

Gerçekten bu anlaşmayı yazılı olarak kayıt altına almanız gerekir. - You really should get this agreement down in writing.

writing
hat

Ona her hafta yazdığını hatırlıyor. - He remembers writing to her every week.

İngilizce yazarken, nadiren hata yapar. - When writing English, she rarely makes a mistake.

writing
(Bilgisayar) yazıyor

Taro, dönem ödevi yazıyor. - Taro is writing a term paper.

O bazı arkadaşlarına yazıyor. - He is writing to some friends of his.

writing
yazarak

Elle mektuplar yazarak çok zaman harcıyoruz. - We're eating up a lot of time writing letters by hand.

O, denemesini yazarak çok zaman harcadı. - She spent a lot of time writing her essay.

writing
yazılı eser

Eşcinsellikle ilgili birçok yazılı eser vardı. - There were a lot of writings about homosexuality.

writing
(Bilgisayar) yazılıyor
writing
{f} yaz

Bir mektup yazmıyorum. - I am not writing a letter.

Tek yazılması gereken iki kelimeyi, iki ayrı kelime olarak yazmak Norveç'te büyük bir problemdir. - Writing two separate words when it should be written as one is a big problem in Norway.

writing
yazarlık

Tom son üç yıldır yaratıcı yazarlık eğitimi veriyor. - Tom has been teaching creative writing for the past three years.

writing
telif
writing
sumen
writing
the writing on the wall tehlike belirtisi
writing
{i} kitap

Matsutake mantarlarını tanıma sanatı benim tutkum oldu, bu tutku ona dair bir kitap yazmamla sonuçlandı. . - The art of recognizing matsutake mushrooms became my passion, culminating in my writing a book on it.

O şimdi bir kitap yazıyor. - He's writing a book now.

writing
eser

Eşcinsellikle ilgili birçok yazılı eser vardı. - There were a lot of writings about homosexuality.

writing
tahrir
writing
Yazılan
writing
writing pad bloknot
writing
{i} yazı yazma

Fotoğrafçılık ışık ile yazı yazmaktır. - Photography is writing with light.

Yazı yazmaktan usandım. - I'm tired of writing.

الإنجليزية - الإنجليزية
{n} writing
any thing written with pen and ink

    الواصلة

    a·ny thing writ·ten with pen and ink

    التركية النطق

    eni thîng rîtın wîdh pen ınd îngk

    النطق

    /ˈenē ˈᴛʜəɴɢ ˈrətən wəᴛʜ ˈpen ənd ˈəɴɢk/ /ˈɛniː ˈθɪŋ ˈrɪtən wɪð ˈpɛn ənd ˈɪŋk/
المفضلات