الإنجليزية - التركية
تعريف aware of the facts, educated, knowledgeable, instructed في الإنجليزية التركية القاموس.
- informed
- haberdar
Gidişinden beni haberdar etti.
-She informed me of her departure.
Neden haberdar edilmedim?
-Why wasn't I informed?
- informed
- {s} bilgili
Bu program sizin bilgili kalmanızı sağlar.
-This programme allows you to stay informed.
Bizi bilgili tuttuğun için teşekkürler.
-Thanks for keeping us informed.
- informed
- bilgilendirilmiş
- informed
- {f} bilgilendir
Mektup onun ölümüyle ilgili onu bilgilendirdi.
-The letter informed her of his death.
O, plandaki değişiklikler hakkında beni bilgilendirdi.
-He informed me about the changes in the plan.
- informed
- {s} haberi olan
- informed
- {s} bilgili, haberli
- informed
- {s} bilgi alan
- informed
- {s} aydın
- informed
- {s} tahsilli
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف aware of the facts, educated, knowledgeable, instructed في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- {s} informed
aware of the facts, educated, knowledgeable, instructed
الواصلة
a·ware of the facts, educated, knowledgeable, instructedالنطق
Resimler
السابق
المفضلات