casualty, misadventure; mishap; failure, incident

listen to the pronunciation of casualty, misadventure; mishap; failure, incident
الإنجليزية - التركية

تعريف casualty, misadventure; mishap; failure, incident في الإنجليزية التركية القاموس.

accident
{i} kaza

O çalışırken bir kaza yaptı. - She had an accident while working.

Kaza çok fazla ölüme neden oldu. - The accident has caused many deaths.

accident
{i} kaza (kötü olay)
accident
{i} rastlantı

Bu keşif tamamen rastlantıydı. - That discovery was quite accidental.

Petrolün keşfi şanslı bir rastlantıydı. - The discovery of oil was a lucky accident.

accident
(Bilgisayar,Teknik) ilinek
accident
kazara

Kazara Jane ile karşılaştım. - I met Jane by accident.

Dün gece restoranda kazara benim öğretmenimle karşılaştım. - I met my teacher by accident at the restaurant last night.

accident
raslantı

Karşılaşmamız oldukça raslantıydı. - Our meeting was quite accidental.

accident
{i} tesadüf

Onu tanımam tamamen tesadüftü. - It was pure accident that I came to know her.

Tesadüfen onunla karşılaştım. - I met her by accident.

accident
{i} beklenmedik olay
accident
{i} araz
accident
(Tıp) Arıza, araz, aksidan
accident
{i} (Felsefe) ilinek, araz
الإنجليزية - الإنجليزية
{i} accident
casualty, misadventure; mishap; failure, incident
المفضلات