His girlfriend is Japanese.
- Onun kız arkadaşı Japon.
Dorenda really is a nice girl. She shares her cookies with me.
- Dorenda gerçekten iyi bir kızdır, o kurabiyelerini benimle paylaşıyor.
The girl let the bird loose.
- Kız kuşu serbest bıraktı.
Why is this bird called a robin redbreast?
- Bu kuşa neden kızılgerdan diyorlar?
A good daughter will make a good wife.
- İyi bir kız çocuğu, iyi bir eş yapacaktır.
He was impatient to see his daughter.
- Kızını görmek için çok sabırsızdı.
That girl who has long hair is Judy.
- Uzun saçlı o kız Judy'dir.
That girl whose hair is long is Judy.
- Saçı uzun olan kız Judy.
Girls are wearing short skirts these days.
- Kızlar bugünlerde kısa etek giyiyor.
These girls use white skirts.
- Bu kızlar beyaz gömlek kullanıyor.
I've got a queen of hearts.
- Benim bir kupa kızım var.
There was once upon a time an old Queen whose husband had been dead for many years, and she had a beautiful daughter.
- Biz zamanlar kocası yıllar önce ölmüş olan yaşlı bir kraliçe vardı ve onun da güzel bir kızı vardı.
I resent the way he treated me.
- Onun bana davranma şekline kızıyorum.
They may feel some resentment.
- Biraz kızgınlık hissedebilirler.
In the Torah Lot offers his virgin daughter's to be gang raped.
- Tevrat'ta Lut, bakire kızını toplu tecavüze uğraması için sunuyor.
I want to marry a virgin girl.
- Bakire bir kızla evlenmek istiyorum.
Dorenda really is a nice girl. She shares her cookies with me.
- Dorenda gerçekten iyi bir kızdır, o kurabiyelerini benimle paylaşıyor.
His girlfriend is Japanese.
- Onun kız arkadaşı Japon.
Tom bought a bucket of extra-spicy fried chicken and a container of coleslaw.
- Tom bir ekstra-baharat kovası, kızarmış piliç ve bir konteyner lahana salatası ısmarladı.
I like roast chicken.
- Fırında kızartılmış tavuğu severim.
That female student is American.
- O kız öğrenci Amerikalıdır.
The female student that sat in front of the teacher is from Germany.
- Öğretmenin önünde oturan kız öğrenci Almanyalıdır.
I really miss my girlfriend.
- Kız arkadaşımı gerçekten özlüyorum.
In November of 1996, Mars Global Surveyor began a 10 month mission to the Red Planet.
- Mars Global Surveyor Kasım 1996'da kızıl gezegene olan 10 aylık bir göreve başladı.
The maid gave up her job.
- Hizmetçi kız, işinden ayrıldı.
What's your mother's maiden name?
- Annenin kızlık soyadı nedir?
What's your wife's maiden name?
- Karınızın kızlık soyadı nedir?
Mary went back to using her maiden name.
- Mary tekrar kızlık adını kullanmaya başladı.
I like roast chicken.
- Fırında kızartılmış tavuğu severim.
I saw a video of a man who can fry chicken without using tongs.
- Maşa kullanmadan tavuk kızartabilen bir adamın videosunu izledim.
Mary wore bunny slippers.
- Mary kız terlikleri giydi.
Tom gave his daughter a stuffed bunny.
- Tom kızına bir doldurulmuş tavşan verdi.
Jill is the only girl in our club.
- Jill Kulübümüzde tek kız.