Can I pay with a credit card?
- Kredi kartıyla ödeyebilir miyim?
Hello, I have a reservation, my name is Kaori Yoshikawa. Here is the confirmation card.
- Merhaba, benim bir rezervasyonum var, adım Kaori Yoshikawa. İşte onay kartı.
There were three hundred cardboard boxes filled with old clothes ready to be sent to the disaster area.
- Afet bölgesine gönderilmek üzere hazır eski giysiler ile dolu üç yüz karton kutu vardı.
Tom collects teddy bears, postcards and stamps, old coins, stones and minerals, number plates and hubcaps - in short: almost everything.
- Tom oyuncak ayıları, kartpostal ve pulları, eski paraları, taş ve mineralleri, trafik plakaları ve jant kapaklarını yani kısacası hemen hemen her şeyi toplar.
Tom rolled up the poster and put it into a cardboard tube.
- Tom posteri sardı ve karton bir tüpün içine koydu.
Cardboard boxes rip easily.
- Karton kutular kolayca yırtılırlar.
Would you like to join us for a game of cards?
- Kart oyunu için bize katılmak ister misiniz?
We killed time by playing cards.
- Kart oynayarak zaman öldürdük.
Here is your boarding pass.
- İşte senin biniş kartın.
Please let me see your passport and boarding pass.
- Lütfen pasaportunuzu ve biniş kartınızı görmeme izin verin.
She sent him a postcard.
- O ona bir kartpostal gönderdi.
I don't have a stamp collection, but I have a Japanese postcard collection that I could use as an excuse to invite him.
- Pul koleksiyonum yok ama onu davet etmek için bir mazeret olarak kullanabildiğim Japon kartpostal koleksiyonum var.
When she began to speak, her voice was less dry than it had been.
- O konuşmaya başladığında sesi öncekinden daha az karttı.
Tom almost never forgets to send his mother a Mother's Day greeting card.
- Tom bir anneler günü tebrik kartını annesine göndermeyi neredeyse asla unutmaz.
The couple has a business of selling greeting cards.
- Çiftin tebrik kartları satan bir işletmesi var.