kasıtlı olarak

listen to the pronunciation of kasıtlı olarak
التركية - الإنجليزية
deliberately

He deliberately broke the glass. - O, camı kasıtlı olarak kırdı.

Police think the fire was deliberately lit. - Polise göre yangın kasıtlı olarak çıkarıldı.

intentionally

I'm never gonna intentionally get drunk. - Ben asla kasıtlı olarak sarhoş olmayacağım.

He broke the window intentionally. - O pencereyi kasıtlı olarak kırdı.

wilfully
of malice prepense
on purpose
with malice prepense
purposely

Tom purposely wore his shirt inside out just to irritate Mary. - Tom sadece Mary'yi kızdırmak için gömleğini kasıtlı olarak ters giydi.

Did you do that purposely? - Onu kasıtlı olarak mı yaptın?