mature; advanced

listen to the pronunciation of mature; advanced
الإنجليزية - التركية

تعريف mature; advanced في الإنجليزية التركية القاموس.

developed
{s} gelişmiş

Tarım, bölgenin en verimli alanlarında gelişmiştir. - Agriculture is developed in the most fertile lands of the region.

Kazakistan, Orta Asya'daki gelişmiş ülkelerden biridir. - Kazakhstan is one of the developed countries in Central Asia.

developed
{f} geliştir: adj.gelişmiş
developed
{f} geliştir

Amerika'da iken İngilizce becerisini geliştirdi. - He developed his English skill while he was in America.

Düzgün bir şekilde eğitilirse müzikal yetenek geliştirilebilir. - Musical talent can be developed if it's properly trained.

developed
abadan
developed
bayındırlaşmak
developed
mütekamil
developed
{f} kalkın: adj.kalkınmış
developed
{s} bayındır
الإنجليزية - الإنجليزية
{s} developed