present participle of leave

listen to the pronunciation of present participle of leave
الإنجليزية - التركية

تعريف present participle of leave في الإنجليزية التركية القاموس.

leaving
{i} ayrılma

Tom genellikle sabahları evden ayrılmadan önce hava raporunu izler. - Tom usually watches the weather report in the morning before leaving home.

O, ayrılmak üzereydi. - She was on the point of leaving.

leaving
(Bilgisayar) çıkılıyor
leaving
{i} artık
leaving
{f} ayrıl

Ne zaman ayrılıyorsunuz? - When are you leaving?

O, üç gün içinde ayrılıyor. - He is leaving in three days.

leaving
terkederek
leaving
{i} bırakma

Tom bir iz bırakmadan ortadan kayboldu. - Tom disappeared without leaving a trace.

Tom okulu bırakmayı düşündü fakat onun aleyhinde karar verdi. - Tom considered leaving school, but decided against it.

leaving
{i} terketme

Yağmur çiselemeye başladığında, evi terketmek üzereydim. - I was on the point of leaving home when a light rain started to fall.

Tom'un şu ana kadar karısını terketmeyi düşündüğünden şüpheliyim. - I doubt that Tom would ever consider leaving his wife.

الإنجليزية - الإنجليزية
leaving
present participle of leave
المفضلات