I take a walk every morning.
- Her sabah yürüyüşe çıkarım.
She goes running every morning.
- O her sabah koşmaya gider.
I take a walk every morning.
- Her sabah yürüyüşe çıkarım.
She goes running every morning.
- O her sabah koşmaya gider.
I am in the habit of taking a shower in the morning.
- Sabah duş almaya alışkınım.
Mother always gets up early in the morning.
- Anne her zaman sabahları erken kalkar.
The market opens at 9:00 a.m.
- Market sabah dokuzda açılır.
School begins at 8:30 a.m.
- Okul sabah 8:30 da başlar.
Breakfast is a smorgasbord.
- Sabah kahvaltısı iskandinav usulü açık büfedir.
Tom checks his email before he eats breakfast.
- Tom sabah kahvaltısı yemeden önce epostasını kontrol eder.