soyguncu

listen to the pronunciation of soyguncu
التركية - الإنجليزية
robber

The bank robbers dispersed in all directions. - Banka soyguncuları bütün yönlere dağıldılar.

The bank robber shouted, Stay where you are, all of you! - Banka soyguncusu hepiniz, olduğunuz yerde kalın! diye bağırdı

(Kanun) stickup man
hijacker
pillager
highjacker
nightwalker
road agent
plunderer
cracksman
highwayman
plunderer, pillager; robber
depredator
burglar

The burglar pointed his gun at the victim. - Soyguncu silahını kurbana doğrulttu.

A burglar broke into your house while you were away on vacation. - Sen uzakta tatilde bir soyguncu zorla evine girdi.

(someone) who engages in highway robbery
mugger

A mugger robbed him of all of his money. - Bir soyguncu onun parasının hepsini soydu.

Tom chased the mugger and caught him. - Tom soyguncuyu kovalayıp yakaladı.

footpad
holdup man
despoiler
harrier
brigand
soyguncu sineği
(Hayvan Bilim, Zooloji) robberfly
soyguncu yatağı
robber's den
soyguncu çetesi
a banditti
pencereden giren soyguncu
cat burglar
silâhlı soyguncu
gunslinger
silâhlı soyguncu
gunsel
silâhlı soyguncu
bandit
silâhlı soyguncu
gunman
silâhlı soyguncu kadın
gun moll
التركية - التركية
Soygun yapan (kimse)