space for something or to carry out an activity

listen to the pronunciation of space for something or to carry out an activity
الإنجليزية - التركية

تعريف space for something or to carry out an activity في الإنجليزية التركية القاموس.

room
{i} oda

Odada eski bir sandalyeden başka bir şey yoktu. - There was nothing but an old chair in the room.

Benim odam çok küçük. - My room is very small.

room
boşyer
room
{f} kalmak

Hangi odada kalmak istersiniz? - In which room would you like to stay?

room
mahal
room
(Bilgisayar) odası

Bir otel odası rezervasyonu yaptınız mı? Henüz değil, üzgünüm. - Have you reserved a hotel room? Sorry, not yet.

Muayene odasından tam ayrılırken doktor hoşça kal diyerek elini salladı. - Just as we were leaving the exam room the doctor waved his hand saying, 'bye-bye'.

room
meydan

Odadaki herkes ne meydana geldiğiyle ilgili sersemledi. - Everyone in the room was stunned by what happened.

room
fırsat
room
apartman

Apartmanında tek başına olduğunda, bağımsız hissedersin. Odanda tek başına olduğunda, özgür hissedersin. Yatağında tek başına olduğunda, yalnız hissedersin. - When you're alone in your apartment, you feel independent. When you're alone in your room, you feel free. When you're alone in your bed, you feel lonely.

room
yer

Arabanızda ayıracak yer var mı? - Is there any room to spare in your car?

Onun yetenekli bir sanatçı olduğundan şüphe etmeye yer yok. - There is no room to doubt that he is a gifted artist.

room
pansiyon

Bir pansiyonda yaşıyorum. - I live in a rooming house.

room
ç.daire
room
olanak
room
{i} neden

Neden odanı temizlemedin? - Why haven't you cleaned your room?

Bütün pencerelerin kapalı olması nedeniyle o oda çok havasızdı. - It was very stuffy in that room with all the windows closed.

room
{i} boş yer

Herkes için yeterli boş yer var. - There's enough room for everybody.

room
{f} oturmak

O odada gerçekten oturmak istemiyorum. - I really don't want to sit in that room.

الإنجليزية - الإنجليزية
room
space for something or to carry out an activity

    الواصلة

    space for some·thing or to car·ry out an ac·ti·vi·ty

    التركية النطق

    speys fôr sʌmthîng ır tı käri aut ın äktîvıti

    النطق

    /ˈspās ˈfôr ˈsəmᴛʜəɴɢ ər tə ˈkarē ˈout ən akˈtəvətē/ /ˈspeɪs ˈfɔːr ˈsʌmθɪŋ ɜr tə ˈkæriː ˈaʊt ən ækˈtɪvətiː/
المفضلات