الإنجليزية - التركية
تعريف to be in sight, seem, look, answer في الإنجليزية التركية القاموس.
- appear
- ispatı vücut etmek
- appear
- {f} gibi gelmek
- appear
- {f} in (oyunda/filmde) oynamak; on (televizyon/radyo
- appear
- peyda olmak
- appear
- {f} (gazete, dergi v.b.'nde) çıkmak
- appear
- türemek
- appear
- piyasaya çıkmak
- appear
- görün
Onun görünümünü çekici bulurum.
-I find her appearance attractive.
Hikâye doğru görünüyor.
-The story appears to be true.
- appear
- s_h.görün+e.belir
- appear
- bulunmak
- appear
- gibi görünmek
- appear
- gözükmek
- appear
- izlenimini vermek
- appear
- var olmak
- to be in
- olmak
O, öğle yemeğinde zamanında olmak için babasına söz verdi.
-She promised her father to be in time for lunch.
O anda Boston'da olmak müthiş heyecan vericiydi.
-It was tremendously exciting to be in Boston at that time.
- appear
- gözük
Tom çok dindar gibi gözükmüyor.
-Tom doesn't appear to be very religious.
O hiç gözükmedi, bu onu huzursuz etti.
-He did not appear at all, which made her very uneasy.
- appear
- {f} ortaya çıkmak
- appear
- aşikâr olmak
- appear
- {f} belirmek, meydana çıkmak
- appear
- {f} gözükmek, görünmek
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف to be in sight, seem, look, answer في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- {v} appear
to be in sight, seem, look, answer
الواصلة
to be in sight, seem, look, an·swerالنطق
Resimler
السابق
المفضلات