Başkalarına güzel bir şekilde davranmak benim için çok zordu.
- It was hard for me to act pleasantly to others.
Bugün güzel bir gündü.
- Today was a pleasant day.
Sesi dinlemek için hoş.
- Her voice is pleasant to listen to.
Seni burada görmek ne hoş sürpriz!
- What a pleasant surprise to see you here!
Hayatta hiçbir şey keyifli değildir.
- Nothing is pleasant in life.
Ne keyifli bir yolculuk yaptık!
- What a pleasant journey we had!
Rahatlamak için yatıştırıcı müzik dinlemem gerekiyor.
- In order to relax, I need to listen to soothing music.