to wait upon, as the guests at table, by carving and passing food

listen to the pronunciation of to wait upon, as the guests at table, by carving and passing food
الإنجليزية - التركية

تعريف to wait upon, as the guests at table, by carving and passing food في الإنجليزية التركية القاموس.

help
yardım etmek

Sadece ,sana yardım etmekten çok hoşnut olacak. - He will be only too glad to help you.

Birbirimize yardım etmek bizim görevimizdir. - It is our duty to help one another.

help
{f} yararı olmak
help
{i} çözüm

Tom bir çözüm bulmamıza yardım etmeyi kabul etti. - Tom has agreed to help us find a solution.

Bir çözüm bulamıyorum. Bana yardım et. - I cannot find a solution. Help me.

help
çare olmak
help
Yardım, YardımEt yardım / bilgi
help
(Spor) savunmada yapılan yardım
help
(Bilgisayar) açıklama

Sadece geçen gün neden yardım edemediğimi açıklamak istedim. - I just wanted to explain why I couldn't help the other day.

Açıklaman için teşekkürler. Bu, cümleyi doğru anlamaya yardımcı olur. - Thanks for your explanation. It helps to understand the sentence correctly.

help
saye

Yardımın sayesinde, kitabı oldukça iyi anlayabildim. - Thanks to your help, I could understand the book quite well.

Yardımın sayesinde başarabildim. - Thanks to your help, I could succeed.

help
kömek etmek
help
kömek
help
{f} yardım et

Dün babama yardım ettim. - Yesterday I helped my father.

Dün babama yardım ettim. - I helped my father yesterday.

help
(to ile) (özüne) almak
help
işe yaramak
help
yardımına koşmak
help
{f} yardım etmek; katkıda bulunmak: I don't see how I can help you. Sana nasıl yardım edeyim bilemiyorum
help
yürütmek
help
(isim) yardım, çare, çözüm, imdat, yardımcı, hizmetçi, muavin
help
{f} yardımcı olmak

Tom Mary'ye okul giderlerini ödemesine yardımcı olmak için para gönderdi. - Tom sent money to Mary to help her pay for school expenses.

Bana yardımcı olmak için zamanın var mı? - Do you have time to help me?

help
çare bulmak
الإنجليزية - الإنجليزية
help