torun

listen to the pronunciation of torun
التركية - الإنجليزية
descendant

He was a descendant of Julius Caesar. - O, Julius Caesar'ın torunu.

We want to leave our descendants a clean and green earth. - Torunlarımıza temiz ve yeşil bir dünya bırakmak istiyoruz.

grandbaby
grandson

Kublai Khan is the grandson of Genghis Khan. - Kubilay Han Cengiz Han'ın torunudur.

Tom is Mary's grandson. - Tom Mary'nin erkek torunudur.

granddaughter

My granddaughter is listening to my wife. - Torunum karımı dinliyor.

The old lady smiled at her granddaughter. - Yaşlı bayan kız torununa gülümsedi.

offshoot
grandchild, descendant
grandchild

The old man was accompanied by his grandchild. - Yaşlı adama torunu tarafından eşlik edildi.

An old man sat surrounded by his grandchildren. - Yaşlı bir adam etrafı torunlarıyla çevrili olarak oturdu.

grandkids
grandchildren

I didn't know your grandchildren lived in Boston. - Torunlarının Boston'da yaşadığını bilmiyordum.

Tom can't refuse his grandchildren anything. - Tom torunlarından herhangi bir şey reddedemez.

torun kızı
great granddoughter
torun oğlu
great-grandson
torun torba
descendance
torun torba sahibi olmak
(deyim) live to the ripe old age
torun torba/ tosun sahibi olmak
to have children and grandchildren
torun çocukları
great grandchildren
torun çocuğu
great grandchild
torunlar
progeny
kız torun
(Latin) neptis
kız torun
granddaughter

That old woman smiled at her granddaughter. - O yaşlı kadın kız torununa gülümsedi.

The old lady smiled at her granddaughter. - Yaşlı bayan kız torununa gülümsedi.

torunlar
cion
torunlar
grandchildren

I didn't know your grandchildren lived in Boston. - Torunlarının Boston'da yaşadığını bilmiyordum.

An old man sat surrounded by his grandchildren. - Yaşlı bir adam etrafı torunlarıyla çevrili olarak oturdu.

torunlar
descendants
التركية - التركية
Bir kimseye göre çocuğunun çocuğu: "Onun torunu koşarak yanına gelir, yüzünü, gözlerini öper!"- A. Ş. Hisar
Bir kimseye göre çocuğunun çocuğu
ç. Aynı soydan gelenler: "... mademki hepimiz Âdem'le Havva'nın torunlarıyız..."- A. İlhan
Aynı soydan gelenler
(Osmanlı Dönemi) NEVADE
(Osmanlı Dönemi) NAFİLE
sıbt
neve
hafid
(Osmanlı Dönemi) VERA