two times

listen to the pronunciation of two times
الإنجليزية - التركية
iki kez

İki kez iki hap almama rağmen, baş ağrım hâlâ geçmedi. - Although I had taken two pills two times, my headache did not go away.

Kyoto'da iki kez bulundum. - I've been to Kyoto two times.

iki misli
iki katı
two times two is four
iki kere iki dört
twice
iki kere

İki kere iki dört eder. - Twice two is equal to four.

Tom, Mary'yi bacağından iki kere vurdu. - Tom shot Mary twice in the leg.

twice
iki katı

Gelirin, benimkinin yaklaşık iki katı kadar büyük. - Your income is about twice as large as mine is.

Benim iki katım kadar yaşlıdır. - He is twice as old as I.

twice
iki kez

İki kez evlendi ve yirmiden fazla çocuğu oldu. - He married twice and had more than 20 children.

Almanca dersleri haftada iki kez yapılmaktadır- Pazartesi ve Çarşamba günleri. - German classes are held twice a week - on Mondays and Wednesdays.

twice
iki defa

Yıldız Savaşlarını iki defa izledim. - I have seen Star Wars twice.

İki defa Fuji Dağı'na tırmandım. - I've climbed Mt. Fuji twice.

twice
köhne
twice
çok söylenmiş
twice
twice iki defa söylenmiş
twice
eskimiş
twice
iki kat, iki misli
two time
ikili oynamak
two time
ihanet etmek
two time
faka bastırmak
two time
aldatmak (eş)
two time
aldatmak
الإنجليزية - الإنجليزية
twice, on two different occasions
twice

I only used it twice. - I've only used this two times.

If I were you, I wouldn't think twice — but thrice. - If I were you, I wouldn't think two times, but three times!

two times
المفضلات