yayınlanmamış

listen to the pronunciation of yayınlanmamış
التركية - الإنجليزية
unpublished

I have three unpublished manuscripts. - Yayınlanmamış üç tane el yazmam var.

An unpublished work is like an undelivered present. - Yayınlanmamış bir çalışma, teslim edilmemiş bir hediye gibidir.

inedited
yayınla
publish

When will your book be published? - Senin kitabın ne zaman yayınlanacak?

Several newspapers published the story. - Birkaç gazete haberi yayınladı.

yayınla
telecast
yayınla
{f} issue

The latest issue of the magazine will come out next Monday. - Derginin son basımı gelecek pazartesi yayınlanacak.

This magazine is issued every month. - Bu dergi, her ay yayınlanır.

yayınla
{f} broadcast

The concert was broadcast live. - Konser canlı olarak yayınlandı.

That program is now being broadcast. - O program şu anda yayınlanıyor.