I'm a management consultant.
- Ben bir yönetim danışmanıyım.
Tom is a tax consultant.
- Tom bir vergi danışmanı.
Could you remind me to call my academic advisor at 9:00 p.m. tomorrow?
- Yarın 9.00'da akademik danışmanımı aramamı hatırlatabilir misin?
He's the king's most trusted advisor.
- O, kralın en güvenilir danışmanıdır.
I need a good financial adviser.
- İyi bir mali danışmana ihtiyacım var.
Each student has an adviser.
- Her öğrencinin bir danışmanı var.
Tom and Mary have decided to go to a marriage counselor.
- Tom ve Mary bir evlilik danışmanına gitmeye karar verdiler.
Tom volunteers as a camp counselor.
- Tom bir kamp danışmanı olarak gönüllü olur.
Fear is a bad counsellor.
- Korku kötü bir danışmandır.
Tom has been a good mentor.
- Tom iyi bir danışmandı.
Tom became Mary's mentor.
- Tom, Mary'nin danışmanı oldu.
Tom and Mary have decided to go to a marriage counselor.
- Tom ve Mary bir evlilik danışmanına gitmeye karar verdiler.
Tom and Mary have decided to go to marriage counseling.
- Tom ve Mary evlilik danışmanlığına gitmeye karar verdi.
Can I speak to your supervisor?
- Danışmanınla konuşabilir miyim?
I'm Tom's supervisor.
- Ben Tom'un danışmanıyım.
You should have consulted your lawyer.
- Avukatına danışman gerekirdi.
I work as a consultant.
- Bir danışman olarak çalışıyorum.
He is the best financial advisor of North Marmara Region.