Mary does not let her sister borrow her clothes.
- Mary, kız kardeşinin elbiselerini ödünç almasına izin vermez.
Can I borrow your car?
- Arabanı ödünç alabilir miyim?
I borrowed this comic from his sister.
- Bu komedi filmini onun kız kardeşinden ödünç aldım.
She borrowed the book from him.
- Kitabı ondan ödünç aldı.
Is there any chance of my borrowing your typewriter?
- Daktilonuzu ödünç almamla ilgili bir ihtimal var mı?
He regretted borrowing the book from her.
- Ondan kitabı ödünç aldığına pişman oldu.