The colony has not declared independence as yet.
- Sömürge şimdiye kadar bağımsızlık ilan etmedi.
I have not heard a word from him as yet.
- Şimdiye kadar ondan bir kelime duymadım.
We haven't been able to handle this so far.
- Biz şimdiye kadar bunun üstesinden gelemedik.
He has written five books so far.
- Şimdiye kadar beş kitap yazdı.
I think Beethoven is the greatest composer who ever lived.
- Sanırım Beethoven, şimdiye kadar yaşamış en büyük besteci.
Adopting the new policy was the best thing this company ever did.
- Yeni politikayı benimsemek, bu şirketin şimdiye kadar yaptığı en iyi şeydi.
Have you told your parents yet?
- Şimdiye kadar anne ve babana söyledin mi?
Has Tom found his keys yet?
- Tom şimdiye kadar anahtarlarını buldu mu?
They ought to have arrived there by this time.
- Şimdiye kadar oraya varmalıydılar.
I didn't see you until now.
- Şimdiye kadar seni görmedim.
Where have you been until now?
- Şimdiye kadar neredeydin?
Up till now the United States has called itself the world's police and continues suppression relying on military force.
- Şimdiye kadar Amerika Birleşik Devletleri kendini dünyanın polisi olarak adlandırdı ve askeri güce dayanarak baskıya devam etmektedir.