Siyah insanlar pamuk tarlalarında çalışmak için zorlandılar.
- Black people were compelled to work in cotton fields.
O, soluk bir pamuk etek giymişti.
- She was dressed in a faded cotton skirt.
Bir düzine pamuklu beyaz mendil alacağım.
- I am going to buy a dozen white cotton handkerchiefs.
O, bir beyaz pamuklu gömlek giyiyor.
- He's wearing a white cotton shirt.
Şitaki bir çeşit mantardır.
- A shiitake is a kind of mushroom.