jump out of one's skin

listen to the pronunciation of jump out of one's skin
Englisch - Türkisch
(deyim) aklı başından gitmek
(deyim) korkuyla yerinden sıçramak
{k} hayretle yerinden sıçramak; ödü kopmak, ödü patlamak, yüreği ağzına gelmek: I nearly jumped out of my skin! Ödüm koptu!/Yüreğim
jump out of
bir yerden dışarı atlamak
jump out of
(bir yerden) (dışarı) atlamak
Englisch - Englisch
be frightened, jump with fear, be startled