Englisch - Türkisch
Definition von simple past tense and past participle of marry im Englisch Türkisch wörterbuch
- married
- evli
Bazı genç Japon halkı, bekar olmayı evli olmaya tercih ederler.
-Some young Japanese people prefer being single to being married.
Felicja, Łazarz adında yakışıklı bir adamla evli.
-Felicja is married to a handsome man called Lazarz.
- married
- (sıfat) evli
- simple past tense
- (Dilbilim) geçmiş zaman
- married
- evlilik
Evlilik hayatına alışmak uzun zaman alır.
-It takes a lot of time getting used to married life.
Ben onun evlilik yaşamına hayal kırıklığına uğradım.
-I was disillusioned at his married life.
- married
- evlilikle ilgili
- married
- {f} evlen
Onunla Haziran'da evleneceğim.
-I'm getting married to her in June.
Lisa Lillien, Dan Schneider ile evlenmiştir.
-Lisa Lillien is married to Dan Schneider.
- simple past tense
- -di'li geçmiş zaman
- married
- marry evlendir/evlen
- married
- evliliğe veya evlilere
- married
- {s} to ile evli
- married
- {s} evliliğe/evlilere özgü
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von simple past tense and past participle of marry im Englisch Englisch wörterbuch
- married
simple past tense and past participle of marry
Silbentrennung
sim·ple past tense and past par·ti·ci·ple of mar·ryAussprache
Resimler
Historie
Favoriten