Su olmayan bir yerde kamp yapmak imkansızdır.
- Camping is impossible where there is no water.
Nehrin yakınında kamp yapmak iyi bir fikir değildir.
- Camping so near the river isn't a good idea.
Burası kamp kurmak için iyi bir yerdir.
- This is a good place to camp.
Biz kalacak bir yer bulamazsak dışarıda kamp kurmak zorunda kalacağız.
- We'll have to camp out if we can't find a place to stay.
Geçen yaz kampa gittim.
- I went camping last summer.
Kim Kardashian Türkiye karşıtı bir kampanya başlattı, bundan dolayı onu asla beğenmiyorum.
- Kim Kardashian started a campaign against Turkey, so I never like her.
Tom sahilde kamp yapmayı sever.
- Tom likes camping on the beach.
Tom tek başına kamp yapmaya gitmenin eğlenceli olmayacağına karar verdi.
- Tom decided that it wouldn't be much fun to go camping alone.
Bu kamp kurmak için iyi bir yere benziyor.
- This looks like a good spot to camp.
Biz milli parkta iki hafta kamp kurduk.
- We camped for two weeks in the national park.
Konaklamak için yeterli yerleri yok.
- They don't have enough room to camp.
Don't camp up your performance of Malvolio in Twelfth Night this time.
We're planning to camp in the field until Sunday.
Go and camp the flag for the win.
... concentration camp, and sit in the library ...
... boot camp. ...