very, highly, very much; in a radical manner

listen to the pronunciation of very, highly, very much; in a radical manner
Englisch - Türkisch

Definition von very, highly, very much; in a radical manner im Englisch Türkisch wörterbuch

extremely
had safhada
extremely
aşırı boyutta
extremely
yoğun ölçüde
extremely
fazlaca
extremely
yoğun olarak
extremely
(Politika, Siyaset) uç noktada
extremely
aşırı miktarda
extremely
ziyadesiyle

Biz ziyadesiyle mutluyuz. - We're extremely happy.

extremely
son derece

İngiliz halkı genel olarak evcil hayvanlarına son derece düşkündür. - The British people in general are extremely fond of their pets.

Onların cihazı son derece gelişmiş. - Their equipment is extremely advanced.

extremely
çok

Geçmiş, şimdi ve gelecek arasındaki ayrım sadece çok yaygın yanılsamadan başka bir şey değildir. - Difference between the past, present, and future is nothing but an extremely widespread illusion.

Çok tembel görünüyorsun. - You seem to be extremely lazy.

extremely
aşırı derecede

Bu onun için aşırı derecede zordur. - This is extremely hard for him.

Tom aşırı derecede yorgun olduğunu söyledi. - Tom said he was extremely tired.

extremely
fazlasıyla

Mary fazlasıyla çekici. - Mary is extremely attractive.

extremely
aşırı

Mary aşırı derecede çekici. - Mary is extremely attractive.

Tom, aşırı gergin görünüyor. - Tom looks extremely nervous.

extremely
z. aşırı derecede
Englisch - Englisch
extremely