He made a rude reply.
- O, kaba bir yanıt verdi.
Thank you for your reply.
- Yanıtınız için teşekkür ederim.
Do I have to answer in English?
- İngilizce yanıt vermek zorunda mıyım?
John will not answer the question.
- John soruya yanıt vermez.
Tom tried to elicit a response from Mary.
- Tom Mary'den bir yanıt almaya çalıştı.
What time did he ask for your response?
- Ne zaman yanıtınızı istedi?
She didn't return my calls.
- O çağrılarımı yanıtlamadı.