a message, a thing any one is sent about

listen to the pronunciation of a message, a thing any one is sent about
English - Turkish

Definition of a message, a thing any one is sent about in English Turkish dictionary

errand
iş için gönderilme
errand
sipariş

Tom bir sipariş için dükkâna gönderildi. - Tom was sent on an errand to the store.

errand
{i} ayak işleri

Bütün öğleden sonrayı ayak işleri yaparak geçirdim. - I spent all afternoon running errands.

Odayı temizledi, ve ayak işlerini yaptı. - She cleaned the room, and ran errands.

errand

O bir iş için dışarı gitti. - She is out on an errand.

Kasabada yapacak bir işim var. - I have an errand to do in town.

errand
ayak işi

Birkaç ayak işi yapacağım. - I'm going to run a few errands.

Yapmam gereken bir ayak işim var. - I have an errand I need to run.

errand
{i} bir iş için gönderme
errand
{i} getir götür işi

Getir götür işi için haftada dört gün çalışmak harikadır. - Working four days a week is great for errands.

English - English
{n} errand