She is going to learn how to drive.
- O, araba sürmeyi öğrenecek.
My older brother knows how to drive.
- Ağabeyim araba sürmeyi bilir.
Driving through that snowstorm was a nightmare.
- O kar fırtınasında araba sürmek bir kabustu.
You can't be too careful when driving a car.
- Bir araba sürerken çok dikkatli olamazsın.