Tartışmalar uzun ve bazen acıydı.
- The discussions were long and sometimes bitter.
Onun yerine az önce tanımladığım iki ekonomik değişkenin tartışmasına döneceğim.
- Instead, I will turn to a discussion of the two economic variables I defined a moment ago.
Dün mitinge çok az insan geldi.
- Only a few people came to the meeting yesterday.
Tom seninle bir miting yapmak ister.
- Tom wants to have a meeting with you.
Tom'un patronuyla buluşması gerilimli idi.
- Tom's meeting with his boss was very tense.
Meg Tom'la tekrar buluşmaktan mutluydu.
- Meg was happy about meeting Tom again.
Öneriniz bizim buradaki görüşmemizle alakasız gibi görünüyor.
- Your suggestion seems irrelevant to our discussion here.
Görüşmeye devam edeceğiz.
- We will continue the discussion.
Ben, atletizm karşılaşmalarına katıldım.
- I took part in the athletic meeting.
Sanki onun benimle karşılaşmaktan çekindiğini hissettim.
- I felt as if he shrank from meeting me.