O, ona karışık sinyaller verdi.
- She gave him mixed signals.
Ona karşı duygularımız karışık.
- Our feelings towards him are mixed.
Bir kez daha karmaşık metaforlar kullanarak bir şarkı yazdı.
- Once again he wrote a song using mixed metaphors.
Tom'un karmaşık duyguları vardı.
- Tom had mixed feelings.
O okulun entegre edilmiş orta okul ve lise olduğunu unutma.
- Bear in mind that that school is an integrated junior high and high school.
Bu fabrika parçalardan bitmiş ürünlere kadar ölçünlenmiş entegre üretim sistemi kullanmaktadır.
- This factory uses an integrated manufacturing system standardized from parts on through to finished products.