Evet, anlıyorum. Teşekkür ederim.
- Yes, I understand. Thank you.
Sözleşme taslağı için sana teşekkür ederim.
- Thank you for the draft of the Agreement.
İyiyim, teşekkürler. Ya siz?
- Fine, thank you. And you?
Sana çok, çok teşekkürler!
- Thank you very, very much!
Güle güle ve iyi şanslar.
- Goodbye and good luck.
Güle güle bile demedin.
- You didn't even say goodbye.
Yardımın için teşekkür ederim. Canın sağolsun.
- Thank you for your help. - No worries.
Anneme ve aileme hoşçakal demek istiyorum.
- I want to say goodbye to my mother and my family.
Tom hoşçakal demeden gitti.
- Tom left without saying goodbye.
Öğrenciler en yüksek sesli tezahüratı alıyor.
- The students receive the loudest cheers.
Astronotlar kendi coşkulu tezahüratları ve alkışlarlarıyla karşılandı.
- The astronauts were greeted by their enthusiastic cheers and applause.
Astronotlar kendi coşkulu tezahüratları ve alkışlarlarıyla karşılandı.
- The astronauts were greeted by their enthusiastic cheers and applause.
Tom Mary'ye hoşça kal dedi.
- Tom said goodbye to Mary.
Hoşça kal demeden odadan ayrıldı.
- She left the room without saying goodbye.
Tom'a elveda dedin mi?
- Did you kiss Tom goodbye?
Tom çocuklarına elveda öpücüğü verdi.
- Tom kissed his kids goodbye.
... [ Cheers and applause ] ...
... [ Cheers ] ...