Lütfen bana bir fincan süt ver.
- Please give me a cup of milk.
Bir fincan kahve daha içmek istiyorum.
- I'd like to have another cup of coffee.
1958'de, Brezilya ilk Dünya Kupası zaferini kazandı.
- In 1958, Brazil won its first World Cup victory.
2010 Dünya Kupası'nı Hollanda kazandı.
- The Netherlands have won the 2010 World Cup.
Tom Mary'ye kağıt bir bardakta nasıl su kaynatacağını gösterdi.
- Tom showed Mary how to boil water in a paper cup.
Bir bardak sıcak çorba beni rahatlattı.
- A cup of hot soup relaxed me.
Lucullus'un birçok altın kasesi vardı.
- Lucullo had many golden cups.
Tom çorbayı büyük bir teneke kaseye döktü.
- Tom poured the soup into a large tin cup.
Tom Mary'nin kapkeklerinden birini yedi.
- Tom ate one of Mary's cupcakes.
Tom vanilya kremalı iki çikolatalı kap kek aldı ve onlardan birini Mary'ye verdi.
- Tom bought two chocolate cupcakes with vanilla icing and gave one of them to Mary.
He cupped the ball carefully in his hands.
Players of contact sports are advised to wear a cup.
Pour the tea into the cup.
The cups are made of a particularly uncomfortable material.
... so what will pay for things a cup of tea at home ...
... maybe two patents a cup of tea on the streets one-pound eighty ...