disjointed; incomplete; made up of pieces or fragments

English - Turkish

Definition of disjointed; incomplete; made up of pieces or fragments in English Turkish dictionary
fragmentary: parça parça
fragmentary: bölük börçük
fragmentary: eksik
fragmentary: yarım yamalak
fragmentary: {s} kısım kısım
fragmentary: {s} parçalar halinde
fragmentary: {s} tamamlanmamış
fragmentary: {s} bölük pörçük

English - English

Definition of disjointed; incomplete; made up of pieces or fragments in English English dictionary: {s} fragmentary

disjointed; incomplete; made up of pieces or fragments

Pronunciation

Resimler

Google Resimler

Bing Resimler

History

Favorites

20 dilde online sözlük. 20 milyondan fazla sözcük ve anlamı üç farklı aksanda dinleme seçeneği. Cümle ve Videolar ile zenginleştirilmiş içerik. Etimoloji, Eş ve Zıt anlamlar, kelime okunuşları ve günün kelimesi. Yazım Türkçeleştirici ile hatalı Türkçe metinleri düzeltme. iOS, Android ve Windows mobil platformlarda online ve offline sözlük programları. Sesli Sözlük garantisinde Profesyonel çeviri hizmetleri. İngilizce kelime haznenizi arttıracak kelime oyunları. Ayarlar bölümünü kullarak çevirisini görmek istediğiniz sözlükleri seçme ve aynı zamanda sözlüklerin gösterim sırasını ayarlama imkanı. Kelimelerin seslendirilişini otomatik dinlemek için ayarlardan isteğiniz aksanı seçebilirsiniz.

Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.

disjointed; incomplete; made up of pieces or fragments

Definition of disjointed; incomplete; made up of pieces or fragments in English Turkish dictionary

Related Terms

Definition of disjointed; incomplete; made up of pieces or fragments in English English dictionary

Pronunciation

Resimler