Bundan sonra, ben o kelimeyi kullanmayacağım.
- From now on, I will not use that word.
Tom bundan sonra daha dikkatli olacağını söylüyor.
- Tom says he'll be more careful from now on.
Bundan böyle zamanında gelmeye çalış.
- From now on, try to arrive on time.
Artık bundan böyle bunu bu şekilde yapacağız.
- From now on, we'll do it this way.
Artık ne yapacağımı bilmiyorum.
- I don't know what to do from now on.
Bundan sonra, ev ödevini yapmadan önce artık TV yok.
- From now on, no more TV before you have done your homework.
Daha fazla bakma, lütfen!
- Don't look at it anymore, please!
Bu sıcak havaya daha fazla katlanamıyorum.
- I just can't stand this hot weather anymore.
Artık onu sevmiyorum.
- I don't like him anymore.
Artık onu sevmiyorum.
- I do not love him anymore.
Tom bundan sonra artık yalnız olmadığının farkında oldu.
- Tom became aware that he was no longer alone anymore.
Seninle bundan sonra konuşmayacağım.
- I won't talk to you anymore.
... we put in our body. That means that from now on, all of our socio-political ...
... remarks a sense that you're now on the side of people who ...