The institution advertised on TV for volunteers.
- Kurum gönüllüler için televizyonda ilan verdi.
They are in need of volunteers.
- Onların gönüllülere ihtiyacı var.
That organization depends on voluntary contributions.
- Bu organizasyon gönüllü katkılara bağlıdır.
This organization relies entirely on voluntary donations.
- Bu örgüt tamamen gönüllü bağışlara dayanmaktadır.
She devoted herself to the volunteer activity.
- O, gönüllü faaliyetine kendini adamış.
She is working as a volunteer interpreter at the international conference.
- Uluslararası Konferansta gönüllü bir çevirmen olarak çalışıyor.
She is willing to do anything for me.
- Benim için herhangi bir şeyi yapmaya gönüllü.
The coalition of the willing.
- Gönüllüler koalisyonu.
He voluntarily helped his mum clean.
- O, gönüllü olarak annesinin temizlik yapmasına yardımcı oldu.
I enlisted voluntarily.
- Ben gönüllü olarak askere yazıldım.