geri dönen

listen to the pronunciation of geri dönen
Turkish - English
recurrent
returning

The returning soldiers were commended for their bravery in battle. - Geri dönen askerler savaştaki cesaretleri nedeniyle övüldüler.

bouncing back
geri dön
turn away
geri dön
(Bilgisayar) go back

Do you think I'm too old to go back to school? - Benim okula geri dönmek için çok fazla yaşlı olduğumu düşünüyor musunuz?

You should go back right now. - Şu an geri dönmelisin.

geri dön
(Bilgisayar) revert
geri dön
(Bilgisayar) go back to

Tom certainly wouldn't be pleased if Mary decided to go back to work. - Mary işe geri dönmeye karar verse, Tom kesinlikle memnun olmaz.

Do you think I'm too old to go back to school? - Benim okula geri dönmek için çok fazla yaşlı olduğumu düşünüyor musunuz?

geri dön
got back
geri dön
get back

Tom asked Mary to stay, but she had to get back to work. - Tom Mary'den kalmasını rica etti fakat o işe geri dönmek zorundaydı.

Tom has to get back to work. - Tom işe geri dönmek zorunda.

geri dön
{f} returning

There is no returning to our younger days. - Daha genç günlerimize geri dönüş yoktur.

Tom will be returning soon. - Tom yakında geri dönecek.

geri dön
backtrack
geri dön
{f} return

He returned to Japan. - O, Japonya'ya geri döndü.

In order to return to our era, what should we do? - Çağımıza geri dönmek için ne yapmalıyız?

geri dön
turn about
geri dön
{f} returned

He returned to Japan. - O, Japonya'ya geri döndü.

He returned to America. - Amerika'ya geri döndü

geri dön
back to top
geri dön
backslide
Turkish - Turkish
raci