Turkish - English
Definition of hortumlar in Turkish English dictionary
- hoses
A Florida city is responding to regular tidal flooding by sending out tanker trucks equipped with vacuum hoses to suck saltwater off the streets.
-Bir Florida şehri sokaklardaki tuzlu suyu emmek için vakum hortumları ile donatılmış tanker kamyonları göndererek düzenli gelgit sel baskınına karşılık veriyor.
- plural of hose
- third-person singular of hose
- hortum
- hose
Tom sprinkled water on the vegetables with the garden hose.
-Tom bahçe hortumu ile sebzelerin üstüne su serpti.
He was watering his garden with a hose.
-O bahçesini bir hortum ile suladı.
- hortum
- whirlwind
- hortum
- twister
- hortum
- {i} cyclone
- hortum
- tornado
Tornadoes are very destructive.
-Hortumlar çok yıkıcıdır.
We have to evacuate. A tornado's coming.
-Boşaltmak zorundayız. Bir hortum geliyor.
- hortum
- (Hayvan Bilim, Zooloji) neb
- hortum
- flexible pipe
- hortum
- ajutage
- hortum
- twist
- hortum
- trompe
- hortum
- air canal
- hortum
- adjutage
- hortum
- (Meteoroloji) hurricane
- hortum
- gaskin
- hortum
- waterspout
- hortum
- hose (for conveying fluids)
- hortum
- elephant's trunk
- hortum
- water hose
- hortum
- hose, hosepipe; trunk, proboscis; tornado, waterspout
- hortum
- proboscis
- hortum
- hose pipe
- hortum
- snout
- hortum
- trunk, proboscis (of an elephant)
- hortum
- proboscis (of insects and some other invertebrates)
- hortum
- eddy
- hortum
- whirl-wind, waterspout
- hortum
- whirlwjnd
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of hortumlar in Turkish Turkish dictionary
- hortum
- Filde ve bazı böceklerde boru biçiminde uzamış ağız veya burun bölümü
- hortum
- Hava veya suyun hızla dönüp sütun biçiminde yükselmesiyle oluşan, alanı dar bir siklon çeşidi, burgaç, girdap
- hortum
- Tulumba veya musluklara takılan genellikle plastikten uzun boru
- hortum
- Hava ya da suyun hızla dönüp sütun biçiminde yükselmesiyle oluşan, alanı dar bir siklon çeşidi
Related Terms
hortumlar
Hyphenation
hor·tum·larResimler
History
Favorites