kaliş

listen to the pronunciation of kaliş
Turkish - English

Definition of kaliş in Turkish English dictionary

kalış
stay of
kalış
stay

Tom extended his stay by three days. - Tom kalışını üç gün uzattı.

I made friends with her during my stay in London. - Londra'da kalışım sırasında onunla arkadaş oldum.

kal
{f} remain

Words fly, texts remain. - Söz uçar, yazı kalır.

How many days will you remain in London? - Londra'da ne kadar kalacaksın?

kal
devolve
kal
hover over
kal
{f} stay

I want to stay here longer. - Burada daha uzun kalmak istiyorum.

I'd like to stay one more night. Is that possible? - Bir gece daha kalmak istiyorum. Mümkün mü?

kal
{f} staying

I should study now, but I prefer staying on Tatoeba. - Şimdi çalışmalıyım ama Tatoeba'da kalmayı tercih ediyorum.

I'm now staying at my uncle's. - Şu an amcamın evinde kalıyorum.

kal
{f} remaining

The door remaining locked up from inside, he could not enter the house. - Kapı içeriden kilitli kaldığı için, o, eve giremedi.

Let's quickly finish the remaining work and go out for some drinks. - Kalan işi çabucak bitirelim ve dışarı biraz içmeye gidelim.

bir gecelik kalış
overnight stay
kal
word, talk
kal
snub
kal
remains

The hotel remains closed during the winter. - Otel kış boyunca kapalı kalır.

The problem remains to be solved. - Sorun çözülmeden kalır.

yüzeyde kalış
superficiality
English - English

Definition of kaliş in English English dictionary

kal
Era
kal
Strife
Turkish - Turkish
English - Turkish

Definition of kaliş in English Turkish dictionary

KAL
(Askeri) kritik unsurlar listesi (key assets list)