English - Turkish
Definition of of or relating to the french language in English Turkish dictionary
- French
- {i} fransız
Paris'e çalışmaya gitmeden önce Fransızcamı tazelemeliyim.
-Before going to work in Paris, I must brush up on my French.
Paris'e çalışmaya gitmeden önce Fransızcamı tazelemeliyim.
-Before going to study in Paris, I must brush up on my French.
- French
- Fransızca
Paris'e çalışmaya gitmeden önce Fransızcamı tazelemeliyim.
-Before going to work in Paris, I must brush up on my French.
John, Fransızcayı iyi konuşamıyor.
-John can't speak French well.
- French
- (the ile) Fransızlar
- French
- {s} fransa ile ilgili
- French
- {s} fransızca ile ilgili
- French
- {i} fransızlar
Britanyalılar, 1763'te Kuzey Amerika'da Fransızları yenilgiye uğrattı.
-The British defeated the French in North America in 1763.
Fransızlar dostumuzdur.
-The French are our friends.
Related Terms
English - English
Definition of of or relating to the french language in English English dictionary
- French
of or relating to the french language
Hyphenation
of or re·lat·ing to the French lan·guageTurkish pronunciation
ıv ır rileytîng tı dhi frenç länggwıcPronunciation
/əv ər rēˈlātəɴɢ tə ᴛʜē ˈfrenʧ ˈlaɴɢgwəʤ/ /əv ɜr riːˈleɪtɪŋ tə ðiː ˈfrɛnʧ ˈlæŋɡwəʤ/
Resimler
History
Favorites